Mountain View

EL AYAK AĞIZ HASTALIĞI

Akademi Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Kubilay Kırman’ın öncülüğünde gerçekleştirdiğimiz hastaları bilinçlendirme misyonumuza Çocuk Hastalıkları ve Sağlığı Uzmanımız Dr. Erdal Pazar’ın “El ayak ağız hastalığı” makalesiyle devam ediyoruz.

 

Eller, ayaklar, ağız ve kalça kısmında sivilce benzeri döküntü şeklinde kendini gösteren bir hastalıktır. Grip ve soğuk algınlığı gibi bu hastalıkta da etken virüslerdir. Enterovirüs, Coxsackie virüs A-B ve echovirüsler bu hastalığa yol açabilmektedir. Çocukluk çağında görülen bir hastalıktır. Genellikle 1-10 yaş arası çocuklarda özellikle okul öncesi ve ilkokul dönemi  çocuklarında sık görülmektedir. Fakat bağışıklığı zayıf düşmüş erişkinlerde nadir de olsa görülebilmektedir. Yaz dönemi ve sonbaharda daha sık görülmektedir.

 

Çocuklarda ne gibi bulgularla kendini gösterir?

  • Ateş
  • Döküntü
  • Ağızda yaralar, boğaz ağrısı, yutmada zorlanma
  • Halsizlik, kırgınlık, yorgunluk

Kuluçka dönemi 3-7 gündür. Temas sonrası 7 gün içinde hastalık belirtileri görülebilir. Hastalık genellikle cilt döküntüleri ile başlar. Ateş, halsizlik gibi belirtiler döküntünün hemen öncesinde ya da döküntüyle beraber başlar.  Ateş genellikle hafif seyretmekle beraber bazı hastalarda 40 dereceye kadar ulaşan inatçı şekilde görülebilir.

Döküntü el, ayak, kalça, ağız içi ve ağız etrafında görülür. Ellerde döküntü ayaklardan daha sıktır. Özellikle el sırtı, parmakların arasında sivilce benzeri, içi su dolu, etrafı kızarık kabarcıklar şeklinde görülür. El içi ve ayak tabanında döküntüler içi su dolu olmayan kızarıklık ya da kabarıklık şeklinde görülür. Kaşıntı genellikle bu döküntülere eşlik eder. Ağız çevresinde de benzer şekilde döküntü görülebilir.

Ağız içindeki lezyonlar daha çok ağzın geri kısmında boğaz ve damak etrafında görülür. Ağrılı aft şeklinde olur ; boğaz ağrısı, yutmakta ve yemek yemede zorlanmaya yol açar.

Bulantı, kusma, karın ağrısı gibi belirtiler de hastalığa eşlik edebilir.

 

Hangi hastalıklarla karışabilir?

  • Suçiçeği ( tüm vücutta ve ağız içinde yaygın döküntü yapar)
  • Herpangina (benzer virüslerin yol açtığı ağız içinde, boğazda ağrılı yaralar ile seyreden hastalık)
  • Herpetik gingivostomatit ( ağız içinde ve etrafında uçuk benzeri yaralar ile seyreder. Ağzın ön kısmında yaralar daha belirgindir)
  • Aftöz stomatit
  • Ürtiker
  • İmpetigo
  • Böcek ısırığı

 

Hastalığın seyri nasıldır, Tedavisi var mıdır?

Hastalık genel olarak iyi seyirlidir 7-10 gün içinde kendi kendine iyileşir. Hastalığın özel bir tedavisi yoktur. Çocuğun şikayetlerine yönelik destekleyici tedavi verilir.

  • Ağrı kesici-ateş düşürücü özellikle ilk günlerde düzenli kullanılabilir.
  • Cilt lezyonlarında kaşıntı varsa alerji şurupları verilebilir.
  • Ağız içindeki yaralar için ağrı kesici veya lokal anestezik damlalar faydalı olabilir.

Bol sıvı gıda alımı sağlanmalıdır. Ağız içindeki yaralar ağrıya yol açtığı için sert gıdalar, çok sıcak, çok soğuk sıvılar, tuzlu gıdalardan sakınılmalıdır.

 

Ciddi hastalık bulguları nelerdir?

Ateşin yüksek ve inatçı seyrettiği durumlarda eşlik edebilecek bakteriyel enfeksiyonlar nedeniyle kan tahlili yapılması gerekebilir.

Genel olarak iyi seyirli bir hastalık olmasına rağmen bazı hastalarda kalp ve solunum yetmezliği, sinir sistemi tutulumuna bağlı menenjit, ensefalit tablosuna yol açtığı bildirilmiştir. Yüksek ateş, kusma, baş ağrısı, bilinç bulanıklığı, aşırı huzursuzluk, uyku hali, solunum güçlüğü görülen hastalar mutlaka acil olarak değerlendirilmelidir.

 

Hastalıktan korunmak için ne yapılmalıdır?

Hastalık için özel bir ilaç ya da aşı yoktur. Hastalıktan korunmak için bulaşmanın engellenmesi gereklidir.

Temas yoluyla ve solunum yoluyla bulaşabilir. Hijyen kurallarına uyulması önemlidir.

  • Sık sık su ve sabunla el yıkama alışkanlığı edinilmeli, tuvalet sonrası veya bez değiştirdikten sonra eller mutlaka yıkanmalıdır.
  • Oyuncaklar da dahil olmak üzere çocukların ağızlarına aldıkları ve dokundukları nesnelerin temizliğine özen gösterilmelidir. Bardak ve kaşık gibi eşyaların ortak kullanılması önlenmelidir.
  • Kapı kolu, musluk başları gibi ortak kullanılan nesnelerin sık sık temizlenmesi gereklidir.
  • Hapşırık, öksürük sırasında ağız kapatılarak mikropların etrafa yayılması önlenmelidir.
  • Okul ve kreşlerde salgınların önlenmesi için hasta olan çocukların evde istirahat etmesi uygun olacaktır.

Yorum Yazın